Güz Yağmuru

Güz Yağmuru
Yağmurun son günüydü..1 kaç hafta sonra yaza geliyorduk..Baharı çok özlemiştim.Kırlarda koşmak denize gidip yüzmek güneşlenmek ve bir çok şey...Hepsini özledim..O gün yağmuru seyrederken camın önünde uyuya kalmışım..Kalktığımda taze bir güneş gözlerime vurmuş ve yakmıştı yaşarmıştı gözlerim ağlayacakmış gibi oldum ...Yatağıma yattım,Bir kaç saat sonra uyandım..Yemeğimi hazırladım ve yemeye başladım.Dışarıdaki şakır şakır yağmurun sesi insanın uykusunu getiriyordu..Uyumamak için kendimi zor tutuyordum.Yağmurun bitip gittiği sıralarda ben biraz üzülmüştüm o serinlik o ışıltı o güzellik bitivermişti sanki onun yerine yakıcı bir sıcak ve bir güneş belirivermişti...Sonbahar"ı gözüm gibi bekler olmuştum...Sonbahar da üşüyorken sıcaktada terliyordum...Elime bir kitap aldım okumaya başladım...Kitabın adı "Güz Yağmuru" idi...Kitabın her gün 23 sayfasını okurdum ve bitirivermeye çalışırdım...Bir gün kitap bitti.Kitabın bittiği o gün yağmurlar şakır şakır yağıyordu.Ben çok sevindim dedimki "vayy be ben kitabı bitirdim ve yağmur yağmaya başladı." Ne güzel bir duyguydu yağmurun yeniden yağması şakır şakır seslerin dışarıdan içeri küçük bir esintiyle girmesi.Rüzgarların içeriyi soğuttuğu günler geri gelmişti adeta bir an çok üşüdüm gidip üzerime ceketimi aldım ve camdan dışarıda olanları seyrettim.Kediler her bir yana kaçışıyor insanlar ellerindeki gazetelerle başına yağmur gelmesini önlüyordu.Bazıları ise hepsi hiç ıslanmaktan çekinmiyor ve kendini güz yağmurunun içine adeta delirmişçesine atıyorlardı.Çocuklara bakılırsa bu durumdan çok hoşnuttular birer gemi yapmış bir oluğun içinde toplanan su birikintisine gemilerini salıyorlardı.Acaba sadece yağmurdamı oluyor bunların hepsi ! ? Ben cama dalmanın etkisiyle bizim kapının çaldığını duymamışım.Hemen kapıya koştum..Kapıdaki benim en yakın arkadaşım aylaydı.Hemen içeri geç dedim . Ayla sırılsıklam olmuştu....Bana güz yağmurlarından hiç hoşlanmadığını her seferinde söylerdi.Bende bundan pek hoşnut kalmazdım.Güz yağmuru insanları rahatlatan ferahlatan mevsim bence..Ayla bu sözü duyunca çok irkildi...Üşüdüğünü söyledi...Ben hemen bir yastık ve yorgan getirdim...Üşümüşsün yatabilirsin dedim.Ayla biraz yattıktan sonra kalkmak istediğini söyledi.Ve kalktı , Güle güle nasılsın iyiyim derken geldi hine yaz ! Sıcacık hava benim bunalmama sebep oluyordu.O güz günü yağmurun uyağmasıyla dışarıyı izlemiştim .Şimdide izlemeye karar verdim.Dışarıya doğru kafamı uzattım.Kediler yerlerde yatıyor.Kadınlar ellerine yelpaze almış kendilerini yelliyorlardı.Bir yandada çocuklar vardı çocuklar ise kendilerini su içmeye vermiş delicesine su içiyorlardı.Biliyordum i yaz mevsmi güz mevsimi kadar güzel olamaz.Dediğim gibi ben yaz mevsiminide severim ama üşümeyi çok seven bir insanım Evine alacaksın bir salep içeceksin televizyon başında bundan başka güzel eğlenceli bir şey varmıdır ki.Yaz mevsiminde yapılacak tek şey denize gidip yüzmekti . Buda benim pek hoşuma gitmezdi.Aylaya bakılırsa her gün her hafta denize gitmeyi düşünen bir insan...Onun bu haline pek şaşıp kalıyorum bazen...Her gün her hafta denize gidilirmi ya ! Valla en iyisi bacaklarınızı kırıp evde oturmak dışarıya çıkıyorsunda ne oluyor terleyip geri geliyorsun eve...Aynı şey he evde terlemişsin he dışarda çok terlemek istiyorsan evdede terleyebilirsin..Evde durmayı pek sevmeyen bir insandım ama yaz olduğu için dışarıya pek çıkmazdım..En iyiside buydu zaten dışarıya çıkmamakla çok iyi bir davranış sergiliyordum..Zaten güneş ışınları çok zararlıymış duyduğuma göre ! Hiç çıkmam artık dışarıya bunu duyduğumda ! Ben Güz Yağmurunu Özledim o kalkmış hava kokusunun çimen kokusunun evimin içine girmesini çok özledim...Ağustos eylül ekim ! Hep aynı günlermiş gibime geliyor.Amma güz ayı gelince içimi bir sevinç kaplıyor..Sanki dansözler gibi dans edesim geliyor yağmurun ortasında